Yemek-İçmek (음식,마실것,식사) Kafede (카페에서)

KAFEDE (카페에서)
Erhan : Fatma, biliyor musun? ben her cumartesi bu kafeye gelirim.
Get the Flash Player to see this player.
 파트마 너,아니? 난 매주 토요릴 이 카페에 와.
Fatma : Öyle mi? Peki, kiminle gelirsin?
Get the Flash Player to see this player.
 그래?좋지,누구와오니?
Erhan : Şey! Yalnız gelirim. Bir Türk kahvesi içerim, gazete okurum, sonra da eve dönerim.
Get the Flash Player to see this player.
 음~혼자와.터키 커피를 마시고,신문을 읽고,그리고 나서 집에 돌아가.
Fatma : Hımm! Güzel bir kafe. Ben de Türk kahvesini tercih ederim, genelde sabahları bir fincan içerim.
Kahveden sonra hemen bir bardak su alırım.
Get the Flash Player to see this player.
 음! 좋은카페군.나도 터키커피를 선호해,일반적으로 아침에 한잔 마시지.커피다음에 바로 물 한잔을 마시지.
Erhan : O zaman, şimdi birer fincan Türk kahvesi içelim! Ne dersin?
Get the Flash Player to see this player.
 그러면,지금 터키 커피를 한잔마시자.어때?
Fatma : Çok iyi olur.
Get the Flash Player to see this player.
 아주 좋지.
Erhan : Garson Bey, bakar mıısnız!.. Bize iki fincan Türk kahvesi, iki bardak da su, lütfen!
Get the Flash Player to see this player.
 종업원,여기 좀보세요.우리에게 터키 커피 두잔하고,물도 두잔 주세요.미안하지만요!